Page 152 - Hitit Haber B

Basic HTML Version

[
HiTiT HABER
|Temmuz - Aralık 2016
]
150
seviyede değildir. Ayrıca bu tür analizler
son derece uzun zaman gerektirir” dedi.
Bu noktada “Eğer insan faktörünü
esas alırsak iklim değişikliği tehdidine
karşı ne yapılması gerekir? sorusunun
önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr.
Robert Iskander Nigmatulin sözlerini
şu şekilde sürdürdü: “Öncelikle,
insanın iklim değişikliklerine uyum
sağlayabileceğine inanmak için elimizde
pek çok sebep var. Gelecekte yakıt
tüketiminde ve CO2 emisyonunda artış
olması beklenmektedir. Dünya nüfusu
artmaya devam ediyor ve 70 yıl önce
iki milyar olan nüfus, yedi milyara
yaklaşıyor. Emisyonların azaltılması için
yapılan çağrılar konusuna değinecek
olursak, günümüzde insan kaynaklı
CO2 emisyonunun %90’ının, dünya
nüfusunun sanayileşmiş bölgelerinde
yaşayan sadece %25’lik kısmından
ortalama sıcaklık, günlük ve mevsimsel
dalgalanmalar, yağış ve atmosferdeki
akımların kinetik enerjisi ile karakterize
olduğunu söyleyen Prof. Dr. Robert
Iskander Nigmatulin, iklim değişikliğinin
kutup bölgelerindeki buz tabakalarını
etkilediğini ifade etti. Nem içeriğinden
okyanus akıntılarından kaynaklanan ısı
aktarımlarına, astronomik faktörlerden
sera gazlarının içeriğine kadar iklimi
etkileyen pek çok unsurun olduğunu
dile getiren Prof. Nigmatulin “İnsanın
iklim üzerindeki etkisi ve tartışma konusu
olan iklim değişikliği üzerindeki etkisi,
doğal etkilere kıyasla çok düşüktür.
Ancak iklimdeki bu küçük değişimler bile
insanların hayatlarını etkileyebilmektedir.
İnsan kaynaklı etkinin hangi boyutta
olduğuna ilişkin analiz çalışmaları
henüz yeterli düzeyde tamamlanmamış
olduğundan, küresel makroekonomik
kararlar alınırken dikkate alınacak
kaynaklandığını görmekteyiz. Bu
bölgeler, Kuzey Amerika, Avrupa (Rusya
dâhil), Çin, Japonya, Güney Kore ve
pek çok diğer ülkeyi içine almaktadır.
Kişi başı yıllık enerji kullanımı (eşdeğer
petrol cinsinden) ABD’de 8.7 ton,
Avrupa’da 4.2 ton, Rusya’da ise 2
ton’dur. İyi bilindiği üzere, 1990 yılında
Rusya’nın benimsediği sanayisizleşme
yaklaşımı, enerji kullanımında iki kat
azalmayı beraberinde getirdi”
Prof. Dr. Nigmatulin’e göre kişi
başı CO2 emisyonuna Avrupa’dan
daha düşük düzeyde katkıda bulunan
Rusya, Çin ve Hindistan’ın yanı sıra,
gezegenimiz nüfusunun %75’ini
oluşturan diğer ülkelerin başlıca sorunu
yoksulluğun üstesinden gelmektir.
Prof. Dr. Nigmatulin “Bu durumda
bu ülkeleri endüstriyel kalkınma
çalışmalarını yavaşlatmaya ve yaktıkları